29 Eylül 2012 Cumartesi

Çelişkilerin Kızı.



Kime elimi uzatsam, ters tepiyor. Yanıyorum. Canım yanıyor. Yıpranıyorum. 2. kez yıprandım. Artık yüzüne nasıl bakacağımı bilemiyorum. Bir anda uzaklaşmasının sebebi olmamalıydı. Gerçekten erkekleri anlamak çok zor. Çok karışıklar. Aslında önce kendimizi çözmeliyiz. Kızlar olarak derdimiz, üzüntümüz, sıkıntımız çok. Onlar bizi anlamıyorlar ama biz de onları anlayamıyoruz. Çünkü bazıları bir öyle, bir böyle. Sarılacak bir omuz arıyorum. 4-5 günlük takılacak birini değil. Yalnız olanlar daha güçlüymüş. Ben de yalnızım ama yolumda tökezliyorum. Yine de dimdik güçlü bir şekilde ayakta kalmaya çalışıyorum. Ama acı çekmek istemiyorum. Bazı şeyleri göre göre, yaşaya yaşaya deneyim sahibi olacağız. Bunu biliyorum. Ama ben kimseye yanlış bir şey söylemedim. Benden uzaklaştıracak bir şey yapmadım. Niye herkes kaçıyor? Niye? Birilerine iyi davranmaktan, "İyiyim ben" demekten çok bunaldım. İyi değilim işte. Hiç iyi sayılmam. O kadar karışık ve çelişkili ki. Keşke tekrar yaz mevsimi gelse. Yine tatilde uzunca kafamı dinleyip düşünsem. Bazılarının da çıkarları yüzünden yürümüyor bir ilişki. Olması gerektiği gibi, olmuyor hiçbir zaman. Niye olmuyor? Neden üzülen, yıkılan taraf hep ben oluyorum? Hep yanlış insanları mı tanıyorum? Bu erkekler niye bu kadar karışık? Off. Niye bu kadar olgun düşünemediklerini anlayamıyorum. O kadar çocuklar ki. Ondan bir ara hoşlanmış olabilirim. Bu bizim arkadaşlığımızı yine de yıkmış olamaz. Niye konuşmuyorsun? Adım hemen hemen her konu da geçiyor. Yüzümü görüyorsun. Niye adam akıllı konuşamıyoruz? Bu tür sorunları yaşamak istemiyorum. Gerçekten artık çok sıkıldım. Sürekli içime atıp kendimi üzmeye değmez. Bir süre her şey, herkese ara verme vakti...

28 Eylül 2012 Cuma

T.G.I.F!!

Selaaam! Bugün Cuma. Ah, sonunda bugün Cuma! Okullar açılalı 2 hafta oldu. Ne çabuk geçti ben bile anlayamadım. Yine dolu dolu bir hafta yaşadım. Biraz heyecanlı, biraz üzgündü. Bugün en yakın arkadaşımın büyük bir sorunuyla ilgilendik. Onun adına ve ilişkileri adına çok üzüldüm. Umarım araları düzelir. Her neyse. Yine dopdolu harika bir haftaydı. Kendime bir kaç yeni arkadaş edindim. Facebook üzerinden tabi ki. Onun dışında Lise 2. sınıf olduğum için yeni sınıf arkadaşlarımızla kaynaştık. Güzel bir haftaydı. Yarını sabırsızlıkla bekliyorum. Kurstan bir arkadaşımın bana küçük bir yardımı olacak. Umarım o da olur. Evet şu anda büyük bir evde bende bu gece Cuma diye parti vermek isterdim. Ne yazık ki bunu şu an yapabilmem mümkün değil. Bu tür şeyleri kendim planlamam için erken. 2 sene sonra belki :) Daha çarşamba günü duş almıştım, okulda saçlar çok çabuk kirleniyor galiba. Yine bir kabardı farklı bir şekil aldı. Sinirimi bozdu. Ama seviyorum, böyle kıvırcık ya doğal kıvırcık olunca işte bakım yapman gerekli. ;) Bu gece uyumadan evvel yine duş alırım. Yarın güzel gözükmem gerek. Birilerine sırf görünmek amaçlı değil işte öyle gerekiyor. :) Aman her neyse. Herkese mutlu Cumalar!

-Eğlenin, hatalar yapın, umarsızca kahkahalar atın sonuçta bir kere genç oluyoruz ;)

22 Eylül 2012 Cumartesi

Kızları Kızlar Anlar.


Artık kimseye bir şey anlatmamaya karar verdim. Kimseye derken belirsiz kişilere. Erkek dost dediğim arkadaşlarıma asla anlatmam. Kızın halinden en iyi bir kız anlar değil mi? Aynen öyle. Bazı düşüncesizler hiç bir işe yaramıyor gerçekten. Fikir vereceğine, iyi destek olacağına bana söylediğine bak. Sanki sen benim yaşadığımı yaşıyorsun da, bana öyle cevap veriyorsun. Gerizekalı. Sana anlatan bende kabahat zaten. Konu bul, anlat diyorsun anlatıyoruz anlamıyorsun. Kusura bakma ama kıtsın. Sen ne anlarsın ki benim duygusallığımdan. Anlatmam hataydı. Dinledin madem olumsuz cevap verip niye saçmalıyorsun ki? O kadar çok sinirliyim ki. Bir süre daha sen cevap verilmemeyi, takılmamayı hak ediyorsun. Bu kadarsın, bir kızın düşüncelerini ve hislerini dinlemeyecek ve anlamayacak kadar basitsin. Ya sen benim dostumsun. Yanlış yolda ilerliyormuşum. Hah! Bundan sanane? Kendimi en iyi ben bilirim. Sen benim hangi yolda olduğuma karar da veremezsin. Kim oluyorsun da saçma sapan fikrini söylüyorsun ki? Kusura bakma canım, ben senin fikrine saygı duyamam. Bir kızı anlamadıktan sonra, ilerisinin ne önemi var ki? 

Zor Bir İnsansın.


Şu aralar gerçekten çok karışık bir durumdayım. Kendimi çözemiyorum. Etrafımdakileri çözemiyorum. Belki elimden bir kaçını kaybediyorum, belki kazanıyorum... Tek bildiğim o kadar sessizim ki. Bazı şeylere ulaşamamak canımı yakıyor. Her an ağlamak istiyorum. Ağlamıyorum. Çünkü daha güçlü durmaya karar vermiştim. Hiç bir şekilde ona kızmaya hakkım yok. O sadece biliyor. Benimle ilgilenmemesi bir şeyi de değiştirmiyor. Sadece fazla canımı yakmasını sağlıyor. Onu kaybediyorum. Konuşmuyoruz. Konuşmuyor, bir şey söylemiyor. Sırf bu yüzden başkasıyla aramı iyi tutuyorum. Daha yakınız, sürekli konuşuyoruz. Hepimiz aynı ortamda bulunuyoruz. Bir kere bile olsa benimle düzgünce konuşabilirdi. Belki de o konuyu bildiği için bir şey söylemiyor. Ama niye? Çok saçma. Ben bir hata yapmadım. Sadece ondan hoşlanıyordum. Bu bir hata değildi. Ne olursa olsun aynı ortamda bulunmamızı seviyorum. Fakat artık çok kırıldım. Ona karşı bir şeyler hala hissediyor muyum bilemiyorum. Çünkü bu gerçekten çok karışık. Evet önceleri onu gerçekten kendime yakın bulmuştum. Hoşlanıyordum. Benimle ilgilenmemesi ondan sadece hoşlandığımı bilmesiyle alakalı olmamalı. Çok yanlış. Sonuçta orada arkadaşlarımız da var. Herkesle konuşurken, hatta o kızla bile çok yakınken niye benimle arkadaşça sohbete katılmayıp, susmayı tercih ediyor ki? Evet artık ondan uzaktayım. Şimdi başkasıyla ilgileniyorum. Ayrıca biz arkadaş olarakta çok iyiyiz. Bugün çok anlamlıydı. Bana sarılmıştı. Hoşuma gitti. Ama onun ilgilendiği başka bir kız olduğunu biliyorum. Aslında çok cool ve rahat birisidir. Pek sanmıyorum. Tabi ki başka bir kız olabilir. Ama yine de bugün hissettiğim şeyler olmadı da değil. Her hafta yanımda olması benim için mutluluk... Ortamdaki en sessiz insanken, bir anda kahkaha atıp duran sürekli konuşan biri oldum. Beni sen bu hale getirdin. Sessiz olmak fazla da iyi sayılmazdı. Ama ben benimle de konuşmanı isterdim. Sen oysaki sadece susuyorsun. Bugün yine aynısını yaptın. Her hafta yüz yüze bakıyoruz. Ama sen, sen bugün çok sevimliydin. Farklı bir enerjin vardı. Gülümsüyordun. Gülümsemeni de hala seviyorum. Seni hala seviyor muyum? Bunu bende bilmiyorum... Tek bildiğim yalnız olmak istemediğim. Sırf senin yüzünden.